Facebook Sözleri, Facebook Mesajları
Sayfa içeriği : Facebook Sözleri, Facebook Sözleri Yeni, Facebook Sözleri Kısa, Facebook Sözleri Hazır, Facebook Sözleri Twitter, En iyi Facebook Sözleri, Yeni Facebook Sözleri, En Güzel Facebook Sözleri Facebook Sözü, Facebook Mesajı
Söylenecek söz kalmadığında, dudaktan dökülen büyülü sözdür o; hayırlısı…
Güller anlatsın sana olan sevgimi, güller anlatsın yalnızlığımı, çaresizliğimi. Yavaş yavaş eriyen yüreğimi güller anlatsın ben anlatamadım.
Misafir geldiğinde ilk 15 dakika yanlarında otururum sonra odama geçerim, strese gelemem abi Hoş geldiniz Görüşürüz olay bu.
Önce düştüğümde kalkmayı, sonra aleve dokunduğumda acıyı öğrendim, sevmeyi, sevilmeyi her şeyi öğrendim de yalnız seni unutmayı öğrenemedim!
Aşklarda Yarın diye bir şey yoktur!
Aşık olmuşsan yarınsız sabahlara yelken açmayı göze almışsın demektir.
Bir an buruk bir acı saplanırsa yüreğine, gözlerin zamansız takılırsa, kulakların zamansız deli gibi çınlarsa bil ki bir yerlerde özlemişsindir beni…
Kıskançlık her zaman gerçeklerden daha fazlasını bilir tek ihtiyacım neydi biliyor musun?
Bir papatya yaprağı daha.
Türklerde zaman: Geldim(10 dakika) birazdan ordayım(30 dakika) biraz gecikeceğim(1 saat) kuaföre uğrayıp geliyorum(paha biçilemez)
Sadece ruhun bedenden çıkmasıyla ölünmediğini; o kalbimden çıktığında anladım.
Eğer seni nasıl ve ne kadar sevdiğimi öğrenmek istiyorsan bana yeni bir dil bulmalısın çünkü sana olan sevgimi anlatmak için kelime bulamıyorum.
Sen umuda kurşun sıkma be sevgili, tek çarem sensin, ne zamanki ölmeyi göze aldın, bensiz ölünmez sevgilim mahşer dede yeminimsin.
Herkesin mutlu olmak için bir yolu varmış.
Kendi yolumu çizdiğimde anladım.
Eros gel oğlum buraya birini vuracaksın dedim abi vurmak yok artık bende dürtüyorum dedi. Hala şoktayım.
Seninle rakıyla balık gibiydik; olmazsa olmaz değildik ama olsak iyi giderdik.
Ağlamak güzel ama yanında gözyaşını silecek biri varsa.
Dünyada ki bütün çöller bir avuç kalırcasına birer tanecik insan olsalar ve bütün denizlerde ki sular bir yudum kalırcasına birer damla insan olsalar unutma ki tek seveceğim kişi sensin…
Yıldızımsın kaymayacak, güneşimsin batmayacak
Hayatımsın yaşanacak, umudumsun tutunacak,
Bu kalp seni hiç unutmayacak…
Bir boğaz için değer miydi şehri ikiye ayırman?
Ne kadar ah aldın da kavuşmuyor iki yakan.
Facebook şifresini vermiyor diye kavga edip ayrılan sevgililer varmış.
Lan benim sevgilim olsun Da Vinci’nin şifresini bile veririm.
Gönül çırasını yakma ey gönül, akıbeti zor olur…
Eğer gökyüzü bir parça kâğıt, deniz bir şişe mürekkep olsaydı yine de sana olan duygularımı yazmaya yetmezdi. Seni o kadar çok seviyorum ki.
Aldığım nefesi bile geri verirken ben sana nasıl benimsin diyebilirim ki!
Önce düştüğümde kalkmayı, sonra aleve dokunduğumda acıyı, sevmeyi öğrendim, sevilmeyi her şeyi öğrendim de yalnız seni unutmayı öğrenemedim!
Ters giden eşeğe düz binsen ne fark eder.
Doğan her günün sabahında, içimde gözlerini görebilmek aşkı olmasa, inan hiçbir şeye değmezdi yaşamak…
Kimseyi çok fazla sevmeyin! Ben denedim tahammül edemiyorlar.
Sevgililer öpüşürken neden gözlerini kapatırlar bilir misin çünkü gözleriyle değil de kalpleriyle görmek isterler. Yani hissetmek isterler.
Ben de seni ruhumun derinliklerinde hissediyorum sevgilim çünkü seni çok seviyorum.
Eskiden yalan dünya vardı şimdi bir de sanal dünya çıktı al birini vur ötekine.
Sana şarap vereceğim, iç ama sarhoş olma.
Sana bir gül vereceğim, kokla ama soldurma.
Sana kalbimi vereceğim, sev ama incitme!
Keşke herkes Facebook’ta paylaştığı sözler kadar ‘adam’ olsa!
Hasretin öldürdü beni! Şimdi geceler çaresiz.
Şimdi yağmur damlası gelip konar dudaklarıma sessiz.
Söylemiş miydim hasretin öldürdü beni hiç sebepsiz.
Aslında her insan zamanda yolculuk yapar!
Kimi anılarıyla geçmişe kimi hayalleriyle geleceğe…
Oysa ne kadar güzel duruyordu yıldızlar saçlarında.
Kızlarda baktığım ilk şey onların bana bakıp bakmadığıdır.
Bir pınarsın içilen ama hiç kanılmayan, Seveni yanıltmayan, sevince yanılmayan,
Özlenen sen, özleten sen. Varken doyulmayan, yokluğuna dayanılmayan.
Ateş düştüğü yerde sönse de, gönle düştü mü kor olur.
Kuyruklu yıldızlar vardır, dünyaya yetmiş yılda bir gelirler.
İnsanlar onu hayatı boyunca belki bir kez görürler.
Ben o yıldızı sende gördüm aşkım..
Evin yok mu her gece aklımda sabahlamaktan vazgeç.
Şimdi daha iyi anlıyorum ki, nefes almak değilmiş, yaşamak.
Ateşlerde yanmak gibi bir şey, seni severken, sensiz olmak.
Kim o deme bana sen kim olmamı istersen onu olurum ben.
Sen dünyaya sürgün bir meleksin ve ben seni o kadar çok seveceğim ki bir daha cennetine geri dönmek istemeyeceksin.
Ey çocuk. Biz hayallerimizi uçurtma yaparken, umutlarımızı kuyruğuna bağlamadık.
Seni her özlediğimde gökten bir yıldız eksilseydi gökyüzü kapkaranlık olurdu.
Sen benim hayatımda olduğun sürece, ne sen kimseye rakip ne de kimse sana rakiptir.
Ömür boyu seninle beraber olmayı diliyorum.
Bir kuş olup gitsem, aşsam şu enginleri, varsam senin yanına.
Öpsem doyasıya, koklasam seni…
Hasret kapımda nöbetler tutuyor.
Sevgilim uzak bir şehirde gözlerim onu arıyor.
Dünyada 2 renk gül olsun, biri kırmızı diğeri beyaz, sen beni unutursan kırmızılar solsun, ben seni unutursam beyazlar kefenim olsun.
İnsanlar tanıdım yıldızlar gibiydi, hepsi parlıyordu ama ben seni, güneşi seçtim, bir güneş için bin yıldızdan vazgeçtim!
Aşkım yatağın, sevgim yorganın, yüreğim yastığın olsun iyi uyu bir tanem.
Hadi gel tut ellerimi! Benimle yan! Benimle meydan oku her çaresizliğe!
Benimle uyu benimle uyan. Birlikte varalım nice yıllara.
Gönlüme taht kurdun, gönlümün sultanı oldun, gece gökyüzünde parlayan yıldızım, sabah ise ruhuma doğan güneşim oldun.
Gözlerin gözlerimde, ellerin ellerimde, aşkın içimde ve ruhun bedenimde olduğu sürece seni çok sevmeye devam edeceğim.
Seni sevdiğim kadar yaşasaydım ölümsüzlüğün adını aşk koyardım. İyi geceler.
Nasıl ki uzaktaki yıldız parlak gelirse insana, uzakta olduğun için tutkunum sana! Hani en güzel aşklar imkânsız gelir ya insana, imkânsız olduğun için tutkunum sana.
Sen en büyük sevgiyi hak edecek kadar mükemmel ama herkesin sevmeyi hak edemeyeceği kadar özelsin.
Gideceksen arkana bakmadan git bu aşkın geri dönüşü olmaz artık.
Seni sevdiğim kadar ibadet etseydim, cennette köşküm olurdu.
Sevmiyorum şu saatin sesini, akmasın dursun zaman.
Her şeyin bir öncesi ve sonrası vardır derler ya; Yalan.
Senden önce vardım belki ama aşkım senden sonra olmayacağım inan.
Güller anlatsın sana olan sevgimi, güller anlatsın yalnızlığımı, çaresizliğimi. Yavaş yavaş eriyen yüreğimi güller anlatsın ben anlatamadım.
Misafir geldiğinde ilk 15 dakika yanlarında otururum sonra odama geçerim, strese gelemem abi Hoş geldiniz Görüşürüz olay bu.
Önce düştüğümde kalkmayı, sonra aleve dokunduğumda acıyı öğrendim, sevmeyi, sevilmeyi her şeyi öğrendim de yalnız seni unutmayı öğrenemedim!
Aşklarda Yarın diye bir şey yoktur!
Aşık olmuşsan yarınsız sabahlara yelken açmayı göze almışsın demektir.
Bir an buruk bir acı saplanırsa yüreğine, gözlerin zamansız takılırsa, kulakların zamansız deli gibi çınlarsa bil ki bir yerlerde özlemişsindir beni…
Kıskançlık her zaman gerçeklerden daha fazlasını bilir tek ihtiyacım neydi biliyor musun?
Bir papatya yaprağı daha.
Türklerde zaman: Geldim(10 dakika) birazdan ordayım(30 dakika) biraz gecikeceğim(1 saat) kuaföre uğrayıp geliyorum(paha biçilemez)
Sadece ruhun bedenden çıkmasıyla ölünmediğini; o kalbimden çıktığında anladım.
Eğer seni nasıl ve ne kadar sevdiğimi öğrenmek istiyorsan bana yeni bir dil bulmalısın çünkü sana olan sevgimi anlatmak için kelime bulamıyorum.
Sen umuda kurşun sıkma be sevgili, tek çarem sensin, ne zamanki ölmeyi göze aldın, bensiz ölünmez sevgilim mahşer dede yeminimsin.
Herkesin mutlu olmak için bir yolu varmış.
Kendi yolumu çizdiğimde anladım.
Eros gel oğlum buraya birini vuracaksın dedim abi vurmak yok artık bende dürtüyorum dedi. Hala şoktayım.
Seninle rakıyla balık gibiydik; olmazsa olmaz değildik ama olsak iyi giderdik.
Ağlamak güzel ama yanında gözyaşını silecek biri varsa.
Dünyada ki bütün çöller bir avuç kalırcasına birer tanecik insan olsalar ve bütün denizlerde ki sular bir yudum kalırcasına birer damla insan olsalar unutma ki tek seveceğim kişi sensin…
Yıldızımsın kaymayacak, güneşimsin batmayacak
Hayatımsın yaşanacak, umudumsun tutunacak,
Bu kalp seni hiç unutmayacak…
Bir boğaz için değer miydi şehri ikiye ayırman?
Ne kadar ah aldın da kavuşmuyor iki yakan.
Facebook şifresini vermiyor diye kavga edip ayrılan sevgililer varmış.
Lan benim sevgilim olsun Da Vinci’nin şifresini bile veririm.
Gönül çırasını yakma ey gönül, akıbeti zor olur…
Eğer gökyüzü bir parça kâğıt, deniz bir şişe mürekkep olsaydı yine de sana olan duygularımı yazmaya yetmezdi. Seni o kadar çok seviyorum ki.
Aldığım nefesi bile geri verirken ben sana nasıl benimsin diyebilirim ki!
Önce düştüğümde kalkmayı, sonra aleve dokunduğumda acıyı, sevmeyi öğrendim, sevilmeyi her şeyi öğrendim de yalnız seni unutmayı öğrenemedim!
Ters giden eşeğe düz binsen ne fark eder.
Doğan her günün sabahında, içimde gözlerini görebilmek aşkı olmasa, inan hiçbir şeye değmezdi yaşamak…
Kimseyi çok fazla sevmeyin! Ben denedim tahammül edemiyorlar.
Sevgililer öpüşürken neden gözlerini kapatırlar bilir misin çünkü gözleriyle değil de kalpleriyle görmek isterler. Yani hissetmek isterler.
Ben de seni ruhumun derinliklerinde hissediyorum sevgilim çünkü seni çok seviyorum.
Eskiden yalan dünya vardı şimdi bir de sanal dünya çıktı al birini vur ötekine.
Sana şarap vereceğim, iç ama sarhoş olma.
Sana bir gül vereceğim, kokla ama soldurma.
Sana kalbimi vereceğim, sev ama incitme!
Keşke herkes Facebook’ta paylaştığı sözler kadar ‘adam’ olsa!
Hasretin öldürdü beni! Şimdi geceler çaresiz.
Şimdi yağmur damlası gelip konar dudaklarıma sessiz.
Söylemiş miydim hasretin öldürdü beni hiç sebepsiz.
Aslında her insan zamanda yolculuk yapar!
Kimi anılarıyla geçmişe kimi hayalleriyle geleceğe…
Oysa ne kadar güzel duruyordu yıldızlar saçlarında.
Kızlarda baktığım ilk şey onların bana bakıp bakmadığıdır.
Bir pınarsın içilen ama hiç kanılmayan, Seveni yanıltmayan, sevince yanılmayan,
Özlenen sen, özleten sen. Varken doyulmayan, yokluğuna dayanılmayan.
Ateş düştüğü yerde sönse de, gönle düştü mü kor olur.
Kuyruklu yıldızlar vardır, dünyaya yetmiş yılda bir gelirler.
İnsanlar onu hayatı boyunca belki bir kez görürler.
Ben o yıldızı sende gördüm aşkım..
Evin yok mu her gece aklımda sabahlamaktan vazgeç.
Şimdi daha iyi anlıyorum ki, nefes almak değilmiş, yaşamak.
Ateşlerde yanmak gibi bir şey, seni severken, sensiz olmak.
Kim o deme bana sen kim olmamı istersen onu olurum ben.
Sen dünyaya sürgün bir meleksin ve ben seni o kadar çok seveceğim ki bir daha cennetine geri dönmek istemeyeceksin.
Ey çocuk. Biz hayallerimizi uçurtma yaparken, umutlarımızı kuyruğuna bağlamadık.
Seni her özlediğimde gökten bir yıldız eksilseydi gökyüzü kapkaranlık olurdu.
Sen benim hayatımda olduğun sürece, ne sen kimseye rakip ne de kimse sana rakiptir.
Ömür boyu seninle beraber olmayı diliyorum.
Bir kuş olup gitsem, aşsam şu enginleri, varsam senin yanına.
Öpsem doyasıya, koklasam seni…
Hasret kapımda nöbetler tutuyor.
Sevgilim uzak bir şehirde gözlerim onu arıyor.
Dünyada 2 renk gül olsun, biri kırmızı diğeri beyaz, sen beni unutursan kırmızılar solsun, ben seni unutursam beyazlar kefenim olsun.
İnsanlar tanıdım yıldızlar gibiydi, hepsi parlıyordu ama ben seni, güneşi seçtim, bir güneş için bin yıldızdan vazgeçtim!
Aşkım yatağın, sevgim yorganın, yüreğim yastığın olsun iyi uyu bir tanem.
Hadi gel tut ellerimi! Benimle yan! Benimle meydan oku her çaresizliğe!
Benimle uyu benimle uyan. Birlikte varalım nice yıllara.
Gönlüme taht kurdun, gönlümün sultanı oldun, gece gökyüzünde parlayan yıldızım, sabah ise ruhuma doğan güneşim oldun.
Gözlerin gözlerimde, ellerin ellerimde, aşkın içimde ve ruhun bedenimde olduğu sürece seni çok sevmeye devam edeceğim.
Seni sevdiğim kadar yaşasaydım ölümsüzlüğün adını aşk koyardım. İyi geceler.
Nasıl ki uzaktaki yıldız parlak gelirse insana, uzakta olduğun için tutkunum sana! Hani en güzel aşklar imkânsız gelir ya insana, imkânsız olduğun için tutkunum sana.
Sen en büyük sevgiyi hak edecek kadar mükemmel ama herkesin sevmeyi hak edemeyeceği kadar özelsin.
Gideceksen arkana bakmadan git bu aşkın geri dönüşü olmaz artık.
Seni sevdiğim kadar ibadet etseydim, cennette köşküm olurdu.
Sevmiyorum şu saatin sesini, akmasın dursun zaman.
Her şeyin bir öncesi ve sonrası vardır derler ya; Yalan.
Senden önce vardım belki ama aşkım senden sonra olmayacağım inan.
Etiketler : En Güzel Facebook Sözleri, Manalı Facebook Sözleri Etkileyici Facebook Sözleri En Güzel Facebook Sözü Günün En Güzel Facebook Sözleri, Anlamlı Facebook Sözü, Facebook için Güzel Sözler Facebook Sözcükleri Face Duvar Mesajları Facebook Sözleri Resimli paylaş Facebook Sözleri Kızları Etkileyen Beğeni Alan Facebook Sözleri ile ilgili aramalar facebook sözleri anlamlı facebook sözleri komik facebook sözleri aşk facebook sözleri Mesajları facebook sözleri resimli facebook sözleri kapak
Facebook Sözleri, Facebook Mesajları |
Telif Konusunda Hatamız Var İse Bildirmeniz Yeterli Saygılarımızla
Aklınıza Gelen Güzel Sözler Varsa Yorum Kısmında Paylaşabilirsiniz
Yorum Gönder
Bilgi Paylaştıkça Güzel Dir, Paylaşır Mısınız ?
Sayfamızı Değerlendirin