Dayanılmaz Aşk Sözleri Hakkında
Aşık olmam, sevmem diyordum. Gülüşünle rezil oldum, işe bak.
Tek dileğim var benim, kime sarılıyorsan aklına hep ben geleyim.
Sevginin miktarı değil, süresidir önemli olan. Çok olacağına, devamlı olsun yeter.
En dayanılmaz olan ne biliyor musun? Sesini bile özlüyorum.
Ben aşka âşığım sevgilim, lütfen üzerine alınma.
Nasıl olsa üzerinde durmayacak o aşk, ben yine yalnızlığımla baş başa kalacağım.
Aslında âşık falan olmayacaksın, hayatını yaşayacaksın delikanlı.
Yoksa çok görürler sana bir nefes yaşamayı.
Gözlerini gözlüyorken gözlerim, bir türlü gelmiyor gözlerin.
Bir insan, koca bir orduya kafa tutar da, ufak bir kıvılcıma esir düşebilir.
İşte ona tıp dilinde aşk denir.
Sorması ayıptır, aklımda ne işin var?
Durup dururken gelip duruyorsun ha bire.
Yanıma geliversen diyorum, zîrâ asıl mevzu yüreğimde.
Başını yaslasan kucağıma, ben güzelliğine dalarken sen de tatlı rüyalara dalsan.
Dili olduğu halde konuşamayan, kulağı olduğu halde işitemeyen kişiye ‘âşık’ denir.
Kül olduysa bir daha yanmaz. Buz tutmuş ise bir daha akmaz.
Bu gözler sana baktı ya, asla ve asla başkasına bakmaz.
Bedenimin kalbime muhtaç olduğu kadar ben de sana muhtacım.
Bir gün sen bana sorsan ‘hayatı mı beni mi seçersin?’ diye.
Hayatı seçerim. Belki darılırsın bana, oysa benim hayatım sensin.
Her insan gördüğüne âşık olabilir zaten. Asıl marifet, görmediğini bulabilmektedir.
Tene dokunmak kolay da mühim olan yüreğe dokunabilmektir.
Dudağımdaki kahkaha değilsin, gözümdeki yaşımsın benim.
Yine de en sevdiğim, tek sevdiğimsin.
Anayasanın 283. maddesinin (B) fıkrasına göre, çok sevilmekten tutuklusun sevgilim.
Neden bu kadar âşık ettin kendine, hesap ver şimdi.
Öyle bir yazı yazdın ki kalbime, daha yazacak yer kalmadı.
Bu gönülde senin adın var, kimsenin esamesi bile okunmaz.
Eğer aynı hayali kuruyorsak, ortak bir noktada buluşmanın vakti geldi demektir.
Öyleyse, tek hayatta buluşmaya ne dersin?
Sana verdiğim değeri anlamadın ki hiçbir zaman.
Ben de oluruna bıraktım, kendi değerinle kal diye.
Anlatacak öyle çok şey var ki. Ben susmayı seçtim.
Çünkü bir tanesini anlatsam, diğeri kıskanacaktı. Sustuklarımı duyuyorsun, değil mi?
Dayanılmaz olanı, dayanılmaz bir biçimde arzulamanın adıdır aşk.
Aşkı aradım bunca zaman, bekledim, dayandım.
Lâkin senin özlemin var ya, ona dayanamıyorum işte.
Bir bakışın yetiyor aslında yenilmeme. Karşı koyamıyorum gözlerine.
Aşka düştüysen bir kere, büyük geçmiş olsun. Nasıl katlanır ki gönül, dayanmak ne mümkün?
Dayanılmaz câziben her seferinde beni mağlup ediyor. Ben bu düelloda kazanan taraf olamayacağım.
Aşkın darbelerine dayanamıyor yüreğim, her görüşte yeniden paramparça oluyor.
Martı, denize âşık olduysa bir kere, en şiddetli rüzgarlar bile onu pes ettiremez.
Ona kavuşmak için günleri sayan, dertli yüreğim az kaldı dayan.
Benim mutluluğum, senin gülüşlerinde gizlidir. O gülüşler ki, dünyanın en dayanılmaz şeyidir.
Tek dileğim var benim, kime sarılıyorsan aklına hep ben geleyim.
Sevginin miktarı değil, süresidir önemli olan. Çok olacağına, devamlı olsun yeter.
En dayanılmaz olan ne biliyor musun? Sesini bile özlüyorum.
Ben aşka âşığım sevgilim, lütfen üzerine alınma.
Nasıl olsa üzerinde durmayacak o aşk, ben yine yalnızlığımla baş başa kalacağım.
Aslında âşık falan olmayacaksın, hayatını yaşayacaksın delikanlı.
Yoksa çok görürler sana bir nefes yaşamayı.
Gözlerini gözlüyorken gözlerim, bir türlü gelmiyor gözlerin.
Bir insan, koca bir orduya kafa tutar da, ufak bir kıvılcıma esir düşebilir.
İşte ona tıp dilinde aşk denir.
Sorması ayıptır, aklımda ne işin var?
Durup dururken gelip duruyorsun ha bire.
Yanıma geliversen diyorum, zîrâ asıl mevzu yüreğimde.
Başını yaslasan kucağıma, ben güzelliğine dalarken sen de tatlı rüyalara dalsan.
Dili olduğu halde konuşamayan, kulağı olduğu halde işitemeyen kişiye ‘âşık’ denir.
Kül olduysa bir daha yanmaz. Buz tutmuş ise bir daha akmaz.
Bu gözler sana baktı ya, asla ve asla başkasına bakmaz.
Bedenimin kalbime muhtaç olduğu kadar ben de sana muhtacım.
Bir gün sen bana sorsan ‘hayatı mı beni mi seçersin?’ diye.
Hayatı seçerim. Belki darılırsın bana, oysa benim hayatım sensin.
Her insan gördüğüne âşık olabilir zaten. Asıl marifet, görmediğini bulabilmektedir.
Tene dokunmak kolay da mühim olan yüreğe dokunabilmektir.
Dudağımdaki kahkaha değilsin, gözümdeki yaşımsın benim.
Yine de en sevdiğim, tek sevdiğimsin.
Anayasanın 283. maddesinin (B) fıkrasına göre, çok sevilmekten tutuklusun sevgilim.
Neden bu kadar âşık ettin kendine, hesap ver şimdi.
Öyle bir yazı yazdın ki kalbime, daha yazacak yer kalmadı.
Bu gönülde senin adın var, kimsenin esamesi bile okunmaz.
Eğer aynı hayali kuruyorsak, ortak bir noktada buluşmanın vakti geldi demektir.
Öyleyse, tek hayatta buluşmaya ne dersin?
Sana verdiğim değeri anlamadın ki hiçbir zaman.
Ben de oluruna bıraktım, kendi değerinle kal diye.
Anlatacak öyle çok şey var ki. Ben susmayı seçtim.
Çünkü bir tanesini anlatsam, diğeri kıskanacaktı. Sustuklarımı duyuyorsun, değil mi?
Dayanılmaz olanı, dayanılmaz bir biçimde arzulamanın adıdır aşk.
Aşkı aradım bunca zaman, bekledim, dayandım.
Lâkin senin özlemin var ya, ona dayanamıyorum işte.
Bir bakışın yetiyor aslında yenilmeme. Karşı koyamıyorum gözlerine.
Aşka düştüysen bir kere, büyük geçmiş olsun. Nasıl katlanır ki gönül, dayanmak ne mümkün?
Dayanılmaz câziben her seferinde beni mağlup ediyor. Ben bu düelloda kazanan taraf olamayacağım.
Aşkın darbelerine dayanamıyor yüreğim, her görüşte yeniden paramparça oluyor.
Martı, denize âşık olduysa bir kere, en şiddetli rüzgarlar bile onu pes ettiremez.
Ona kavuşmak için günleri sayan, dertli yüreğim az kaldı dayan.
Benim mutluluğum, senin gülüşlerinde gizlidir. O gülüşler ki, dünyanın en dayanılmaz şeyidir.
Sizinde Aklınızda Güzel Sözler Varsa Yoruma Yazıp Diğer Kullanıcılarımızla Paylaşabilirsiniz.
Yorum Gönder
Bilgi Paylaştıkça Güzel Dir, Paylaşır Mısınız ?
Sayfamızı Değerlendirin